Click to rate this post!
[Total: 1 Average: 5]

Savunma sanayisinde yeni adımlar atılarak Türkiye’nin eli güçlendiriliyor. Özellikle görevini kendi kendine yapabilen sistemler sayesinde büyük yararlar sağlanacak. Geliştirilen otonom sistemleri sayesinde savunma alanı Türkiye’nin en güçlü alanları arasında yerini alacak.

Tüm dünyada insansız sistemlerin yaygın bir şekilde kullanılır olması ülkemizde de bu sistemlerin yaygın hale gelmesinde etkili olmuştur. İHA’lar üzerindeki yarışta önemli bir başarılar elde eden Türkiye yeni akıllı teknolojiler geliştirerek alanda söz sahibi olmaya devam ediyor. Ülkemizin kalkınmasında önemli bir yeri olan savunma sanayide ASELSAN birçok faaliyetin yöneticisi konumunda. TUSAŞ, ROKETSAN VE HAVELSAN da bu projeler arasında yer alan kuruluşlar arasında yerini alıyor.

Savunma sistemi içerisinde özellikle yazılım konusu üzerinde faaliyet gösteren HAVELSAN, özgün sistemler ve yazılımlar geliştiriyor. Bu yeni yazılım sayesinde öncelikle hava ve karada, daha sonraki dönemlerde su altı ve üstünde birbiriyle iletişim kuran sistemler kurulmaya çalışılıyor. Bu sistemler üzerine çeşitli sensörler, yazılımlar ve faydalı yükler eklenerek otonom araçlar geliştirilecek. HAVELSAN bu otonom sistemler de pek çok akıllı teknolojiler kullanıyor. Çok katmanlı ve müşterek savaşa hazırlık için gerekli bu araçlar özellikleriyle göz dolduruyor. Birbiriyle karşılıklı etkileşim içerisinde bulunabilen, çoklu görevleri yürütebilen ve merkezi komuta zincirini kontrol edebilen bir yapıya sahip olacak. Birden fazla özelliğin tek merkez tarafından yönetildiği durumlarda karmaşık çözümler sunma konusunda yarar sağlayacak.

Savunma Sanayisinde Milli Projeler ve Gelişmeler

Son dönemde savunma alanı pek çok yeniliğe tanıklık etti. Hürkuş, ATAK, ANKA, AKINCI ve BAYRAKTAR bu yenilikler ve projeler arasındaki yerini aldı. Geliştirilen bu sistemlerin yanında birçok akıllı teknolojiler bu alanda kendini hissettirir hale geldi.

Yapay zeka uygulamalarını yaptıkları araçlara entegre eden TUSAŞ, akıllı teknolojiler sayesinde bu alanda birçok yeniliğin oluşmasında öncülük etti. Tüm yeni platformlarda ve yeni sistemlerde bu uygulamaların yer alması alandaki rekabet açısından önemlidir. Milli Muharip Uçak ve Hürjet gibi yeni sistemlerde bu özelliklere yer veriliyor. Bu yeni nesil sistemlerde pilot becerilerini geliştirmek üzerinde duruluyor. Pilotun başına bir şey geldiğinde, pilotun bilinci kapandığında ya da uçağın kontrolünü yitirdiğinde bu sistemler devreye girecek. Bu durumları anlayan, bu durumlarda esas görevinin dışında kontrolü eline alan özellikler kazanılmış olacak. Aynı zamanda bu sistemle birlikte en güvenilir hava limanına yönlendirme yapılabilecek. Tüm bu özellikler ise yapay zeka uygulamalarının daha çok güçlendirilmesi ile mümkün oluyor.

TUSAŞ helikopter, uçak ve İHA’larda çeşitli otonom sistemler geliştirmek konusunda çalışıyor. Bu araçların üretiminden veri toplamasına kadar tüm aşamalar için farklı yapay zeka sistemleri geliştiriyor. Bu sistemler savunma alanı içerisinde ülkemizi yükseltecek modern teknolojiler olarak değerlendirilebilir.

Akıllı füze ve mühimmatlar konusunda ise ROKETSAN geçmişten günümüze birçok çalışmada yer almıştır. Kurulduğu günden bugüne kadar otonom sistemler üzerinde çalışarak Türk Silahlı Kuvvetlerine katkı sunmaya çalışmıştır. Füze ve mühimmatların belirlenmiş hedeflere etkin bir biçimde ulaşması, hedefler üzerinde seçim yapması, hava üzerinde görev değişikliğinin yapılabilmesi gibi pek çok yenilik akıllı teknolojiler  ile sunuluyor. ROKETSAN çeşitli algoritmalar geliştirerek ulusal ve uluslararası alanda ortak operasyon yapılabilmesi üzerinde de çalışmalar yürütüyor.

ROKETSAN, insan beynindeki sinyaller aracılığıyla savunma alanı üzerinde çalışmalar yapmaya odaklanmış durumda. Otonom sistemleri bu sinyaller aracılığıyla kontrol ederek sorunların önüne geçmek için çalışma yürütülüyor. Bu anlamda da sinyallerin eğitilmesi de gerekiyor. Sinyaller aracılığıyla istenilen eylemlerin tam etkinlikle ve verimlilikle yapılabilmesi de sağlanmış olacak.